TRT 2’de yayınlanan belgesel dizi, “Tanışma Hikayesi” kültür sanat dünyasındaki unutulmaz karşılaşma ve tanışma hikayelerini ele alıyor.
Yapımcılığını ve yönetmenliğini Onur Hüseyin Kılınç’ın üstlendiği serinin ilk bölümünde, usta fotoğraf sanatçısı Coşkun Aral, çocukluğundan itibaren tanışma hayali kurduğu Ara Güler ile karşılaşma serüvenini anlattı. İkinci bölümde ise Ercan Kesal, hekimlik yıllarında yolunun kesiştiği Metin Erksan ile sıra dışı tanışma öyküsünü aktarıyor.
Onur Hüseyin Kılınç, diziye ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, kültür sanat camiasının organik yapısını keşfetmek ve insan tanımanın sanatçıyı nasıl geliştirdiğini göstermek için böyle bir projeye imza attığını söyledi.
Sanatta usta-çırak ilişkinin önemine vurgu yapan Kılınç, “Kişi tek başına sanatını icra ediyorken çoğu zaman yanılgıya ve depresif hislere kapılabilir. Fakat bu kişi kendi gitmek istediği yolu daha önce kat etmiş, yola hakim ve yolcuyu her haliyle kabullenen bir ustanın peşinden gitmek istediğinde ortaya bir hikaye çıkıyor. İşte ben de tam olarak o hikayelerin peşine düştüm.” dedi.
Diziye Aral ve Kesal’ın yanı sıra Mehmet Kemiksiz, Sadrettin Özçimi ve Hikmet Barutçugil gibi isimleri konuk aldığını belirten genç yönetmen, şunları kaydetti:
“Belgeselde konuklarımız, hayatına yön veren, hayatında dönüm noktası olan usta isimlerle nasıl tanıştıklarını anlatıyor. Gerçekten de insan hayatının bazı kişilerle tanışınca değiştiğini düşünüyorum. Bazı köşe başlarında bazı isimlerle karşılaşırsınız ve bu insanlar sizin hayatınızı değiştirir. ‘İnsan, insan gölgesinde yetişir’ derler. İzleyenler bu yetişme sürecine tanıklık edecek. Aslında, her bölümde bir sanatçı kendi ustasını anlatıyor. Coşkun Aral, Ara Güler’den, Ercan Kesal, Metin Erksan’dan, Şaban Abak, Sezai Karakoç’tan, Mehmet Akif Ersoy ise Akif Emre’den bahsediyor.”
Kılınç, TRT ortak yapımı “Kafamın İçinde Atlar Koşuyor” adlı kısa metraj filminin ise 30 Mart’ta 20. Akbank Kısa Film Festivali’nde prömiyer yapacağını dile getirdi.
Onur Hüseyin Kılınç kimdir?
Ankara’da 1993’te dünyaya gelen Kılınç, 18 yaşında sinema sektörüne girdi ve Türk televizyon dizilerinde asistan olarak çalışmaya başladı.
Kılınç, İstanbul Sinema Merkezinde senaryo yazarlığı, film-belgesel yapımcılığı ve görüntü yönetmenliği eğitimi alarak, TRT World, TRT Belgesel ve Kültür ve Turizm Bakanlığı için bazı belgesel projelerine imza attı.
“The Last Kabadayı of Üsküdar” adlı ilk belgeseliyle milyonlarca izlenmeye ulaşan genç yönetmen, “Yalnız Olanlar”, “Hayatlar”, “Bir Kare Bir Anlam”, “Kuşbaz” ve “Edebi Sofralar”ın da aralarında bulunduğu çok sayıda yapımda yönetmen koltuğunda oturdu.